1 Şubat 2012 Çarşamba

YALANLAR ÜSTÜNE

Yalan, karşısındakini kandırmaya dayanan bir eylem. zor durumdan daha kolay sıyırtma çabası, bazen gerekli, çoğu zaman alçakça…
Ataricide zamanını öldürmüş bir çocuğun evdekilere arkadaşlarda ders çalışıyordum demesi, 10 lu not sistemi zamanında karnesindeki 3 ü çizgilerine bastıra bastıra 8 yapan Alican masum yalan örnekleridir.

Ama büyük ve iğrenç yalanlar vardır.
Bizi inandırdıkları, bizim de bazen yalan olduğunu bildiğimiz halde doğrunun acılığından kaçarak kendimizi dahi kandırdığımız.
Önümüze, kişiliğimizi ve özgürlüğümüzü kaybetmemiz pahasına serdikleri ve nefsimizin pek bir hoşuna giden kırmızı halılar var; dışına basmaktan korktuğumuz, çoğu zaman da dünyayı o kırmızı halılardan ibaret sandığımız yalan bir dünya.

Feysbukta ileti göndermek, tivitırda tivitlemek, fotomontaj kritik yapmak, sağda solda haber sitelerinde yorum yapmak
Ne için?
Birileri onore etsin, egomuzu okşasın diye

Hey sen!
Beni zaten kandıramazsın da kendini de kandırmaya çalışma bari.
Onore edilmek için ömür harcayanlar var, belki biri de sensin.
Belki ben de egomu tatmin için yazıyorum şuraya
Ama hep beraber oyalıyoruz kendimizi bu iğrenç yalanlarla.

Haklarında empati yaptığımız medya maymunlarının hayatını hayalde yaşamak suretiyle kendimizi kandırdık bi zaman.
Yutub gibi kişisel paylaşım siteleri sana ünlü olma fırsatı(!) verdiğinden beri çok rağbet etmez oldun bunlara değil mi? artık internette daha çok vakit geçiriyorsun.
feysbuk ve tivitıra alakan da ondan; kendi dünyanın merkezine seni koydular ve sen bu balondan dünyanın sanaldan uydularını çeviriyorsun etrafında.
Dünyaya ne için geldiğini unuttun, dünyada nasıl yaşayacağını unuttun, asıl ihtiyaçlarının ne olduğunu unuttun, en kötüsü kim olduğunu unuttun.
Sen unuttukça birileri nemalandı senden.
Sana kardeşlik, çağdaşlık dolmalarını yuttururken, ruhunu elinden aldılar.
Envai çeşit izm lerle, düşünebilme yeteneğini boş beleş olgulara kanalize ettiler.
Bağımsız düşünebilen bir birey olmaktan çıktıkça emeğin; abese itibar etmekten zayi, birilerine kar payı oluverdi.
Kaldır kafanı da bak şöyle komşu coğrafyalara, neler dönüyor?
Sen uyumakla, kafana soktukları "cool" kişilik prototiplerini özümsemekle meşgulken, birileri Trilyon dolarlık kanlı servetlerine birkaç milyar kanlı dolar daha eklemenin peşindeler.
Peşinden vadedilmiş topraklarına kavuşacaklar.
Şeytanın uşakları…
Ne o, inanmıyor musun yoksa şeytana?
Artık mantıklı bir önerme değil de bir masal kahramanı gibi mi geliyor?
Açıklasana bana, bunca malı mülkü ellerinde tutanların hala kan dökmelerini, bunca acıya sebebiyet vermelerini.
Neden inanmıyorsun şeytana biliyor musun?
Alttan alttan bunların artık saçma sapan inanışlar olduğu fikrini soktular kafana televizyonla da ondan.
Bir gün Allahı da unutabilirsin bu şekilde
Sakın Unutma!
Gerçekler alemine geri dön.
Yalanlar üstüne kurduğun dünyanı yıkmaktan başla işe.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.